25 Mart 2009 Çarşamba

Kararlarınızdan Vazgeçmeyin


İnsanların tamamını memnun etmek mümkün değil. Ne kişisel olarak ne de verdiğiniz hizmet, sunduğunuz ürün olarak. Başarılı olmanın yollarından biri de, taviz vermemek ve yaptığınız işe inanmak. Çok beğendiğim bir sözü de paylaşmak istiyorum:

Arabamızı satın alan bir grup insana "Arabanızda neyi değiştirmek istersiniz" diye sorsak, bize "Daha yumuşak sürüş, daha fazla bagaj hacmi, bacaklar için daha geniş alan" derlerdi. Evet, size bir Volvo tarif ederlerdi. Bu yüzden biz Porsche'yiz.

24 Mart 2009 Salı

Hayatı kolaylaştıran basit çözümler


Bugün eczaneden bir sürü ilaç almak zorunda kaldım. Hepsinin
a) kaç saatte bir alınacağını
b) kaç adet/ölçek alınacağını
c) aç/tok karnına alınacağını yazmak ya da akılda tutmak, karınca duası doktor reçetesine bakmak ya da ders dinleyen öğrenci gibi eczacının söylediklerini not almak gerekiyor diye düşünürken, çok basit ama o kadar da hoşuma giden bir uygulamaya şahit oldum.
Resmin üzerindeki ufak sticker'a bakın.

Güzel bir çözüm.

15 Mart 2009 Pazar

Facebook'un kurucusu Mark Zuckerberg İstiklal'de Issız Adam soundtack'i "Anlamazsın"'ı dinlerken hüzünlenmiş.


Ne iğrenç ve uzun bir başlık derseniz haklısınız. Ama yalan da değil! Devamı şu olsun: ...Sonra da turistik yerleri gezip bir de üstüne çay içmiş. Ama şu bi gerçek ki Türkiye'nin bedava reklamını yapmış!
Resim herşeyi açıklıyor. Resmin kaynağı, Mark Zuckerberg'in açtığı "Fan Page"inden. Albüm de şu olsa gerek. Albümü gezin, resimler tanıdık gelecek.
Hani buraya kadar şaşırmadıysanız da, bu fotoğraflar altındaki yorumlar sizi güldürebilir, kızdırabilir, düşündürebilir ve kesinlikle "Türk'üz biz yaa!" dedirtir. :)


11 Mart 2009 Çarşamba

Metro durakları arası mesafe ve görecelilik kuramına giriş


Her gün metroyla işe gidip gelen biri olarak, dünyayı nasıl kurtarırım gibi derin düşüncelerin yanı sıra bazen de boş ve gereksiz konulara kafa yorabiliyorum.
Bugünkü konumuz metro durakları arası mesafe.
İlk bölüm ise osmanbey levent arası metro durakları arasında yani osmanbey-mecidiyeköy, mecidiyeköy-gayrettepe ve gayrettepe-levent arası uzaklıklar ve bu uzaklıkların psikolojik analizi. İnternet camiasına kazandırdığım bu derin bakış açısını bir kenara bırakırsak burada asıl değinmek istediğim konu bu duraklar arasındaki mesafenin psikolojik yorumu. Nedense her sabah, inmeden önceki durak ve ineceğim durak arası olan gayrettepe-levent arasında giderken "kesin en uzun mesafe bu ikisi arası" diyorum. Ama bundan 16 saat sonra eve dönerken, şaka şaka 10-11 saat sonra eve dönerken (hemen ne kadar çalıştığımı hesaplayanları görüyorum burdan) yine ineceğim durak ve bir önceki durak arasını yani mecidiyeköy-osmanbey durağı arası mesafeyi "yooook abi kesin en uzun mesafe burası, bir saat oldu varamadık" diyorum. Bu rutin her sabah ve her akşam devam ediyor. O anda uzaklara dalıyorum, gözlerim boş bakıyor, sanki.. sanki 3 aylık okyanus yolculuğundan sonar ufukta beliren kara parçasını görmüş kaptan gibi derin ve buğulu bakıyorum. Ta ki metro kapısı kapanma sesi beni kendime getirene kadar..
Ve sonra kadim dostum rahmetli Einstein'ı anıyorum ve bana mecidiyeköy-gayrettepe durağı arası seyahat ederken söylediği şu sözlerini hatırlıyorum: "Güzel bir kızın yanında geçen 1 saat insana 1 saniye gibi gelir ama sıcak bir sobaya 1 saniye dokunduğunuz zaman bu size 1 saat gibi gelir".


2 Mart 2009 Pazartesi

Kanyon Garanti ATM'si

Maaşım Garanti Bankası'na yattığı için yaklaşlık 80 kere bu ATM'den para çektim. Kanyonda, 9 ayrı bankanın ATM'si yan yana. Garanti de en uzaktaki. Şu ana kadar 80 seferin hiç birinde sıra beklemeden para çekemediğim gibi, her seferinde de dikkat ettim diğer 8 farklı bankanın 8 ATM'sinde ortalama 2 kişi oluyor. Yani banka başına 0.25 kişi. Garanti ise ben dahil 3-4 kişi.

Neden? Çünkü Garanti ATM'sindeki sorun hala giderilmedi ve ne kadar para çekmek isterseniz %10 fazla veriyor ve hesabınızdan düşmüyor.

Şaka şaka. Çok sıkıcı olmasın diye yazdım son cümleyi.

:)


HeNi

Ben geldim :)

Hello World

Bu da benim blog'um.
Blog'umun isminden başlayayim, bilenler bilir (nasıl bir lafsa!) Pearl Jam'in "Jeremy" şarkısında geçer. "Jeremy spoke in class today" diye bir nakaratı vardır. İsim olarak aklıma bu geldi bunu koydum. Daha da ilginç bi hikayesi yok.
Resmi var isteyenlere. :)
Official olan sanırım 2 klibinden birinde geçen karatahta sahnesinden.
HeNi